Zaman geçtikçe insanların karakterlerinin aslında ne kadar da farklı olduğunu görürsün. Mavi bir kişi için en favori renkken bir başkası için bu kırmızı olabilir. Bir kişinin en sevdiği mevsim yazken bir başkası için bu kış olabilir. Farklılıkların içinde bir dünyada yaşanır.
Deniz sevgisi de öyle bir şeydir.
Denizle yaşayan onun özlemini duyanlar vardır.
Uzak kaldıklarında hüzünlenen, eksiklik duyan; görmeyince eksik yaşadığını hissedenler.
Deniz insanıyım diyebilirim…
Denizden uzak kalmak zordur. Bir daha görmeme düşüncesi ise imkansız.
Deniz öyle bir şey ki uçsuz bucaksız…
Yanına gittiğinde saran ve bir anda huzur veren bir sonsuzluk.
Hele o martılar yok mu?
Etrafta kanat çırpıp duran, vapurların arkasından uçanlar.
Bir de denizin kokusu…
Bazen aklımda sınırsız düşünceler yığını olduğunda deniz kenarına giderim. Kendimi dinler ve oturur düşünürüm.
Bir huzur dolar içime ve mutlu olurum.
Bugün de o günlerden biri. Sahilde yürüyüş yapıyorum ve üzerine güneş doğmuş bir çocuk martılara simit atıyor. Uçmaya hazırlanıyor gibi…
Deniz benim için huzur ve mutluluk ve zor zamanlarda yanındayken dalıp gidebileceğim.
Gerçekten bir deniz insanıyım.
Sen peki? Deniz insanı mısın?
Submit a Comment