İnsanların para hakkında farklı algıları var. Paramız olmadığı zaman paranın çok daha mutlu edeceğine inanırız. Paramız olduğunda ise daha fazlasını isteriz.
İlginç olan ise entelektüel olarak bakarsak, para mutluluğu satın alamaz. Ne yazık ki şu an ülkemizde para algıda o kadar önemli bir hale geldi ki hepimiz bu yalana inanmaya başladık. Arabalar, evler, aldığımız bütün o eşyalar…Mutlu edeceğine “inandığımız” o zenginlik hayali. Tabii ki doğru değil.
Tam tersi de tabii ki dopru değil. Fakirlik içinde geçirilen bir hayat da mutluluk getirmez.
Parayla ilgili aslında bir sorun yok; aldığımız eşyalarla ya da sabahtan akşama kadar çalışmakla da. Hepimizin bazı eşyalara ve faturaları ödemeye ihtiyacı var.
Doğru mu? Evet!
Parayı ve almak istediklerimizi ilk sıraya aldığımızda gerçek önceliklerimizi kaybediyoruz. Hayatı yaşama amacımızdan uzaklaşıyoruz.
Hayatta önceliklerimiz bizi mutlu eder : Sağlık, Aile, İlişkiler, Dostlar, Gelişim, Paylaşmak…Para tabii ki bu alanlarda yardımcı olur. Ancak cüzdanının kalınlığı, önceliklerin gerçekten seni mutlu edeceğine inandıklarına göre sıralıysa, çok çok az önem taşır.
Submit a Comment